Çocuğun Soyadı Davası

çocuğun soyadı davası

Çocuğun Soyadı Davası

Çocuğun Soyadı Davası 960 524 Yasemin Berna Aslanbay

Bu makalemizde; evlilik birliği içerisinde, boşanmadan sonra veya evlilik dışı doğan çocuğun soyadını belirleme konusu tüm detayları ile ele alınmıştır.Bir anlamda çocuğun soyadını değiştirme davası olarak da ele alınan konu Aile Hukuku içerisinde işlenmektedir.

Çocuğun Soyadı Değişikliği Davası

Çocuğun soyadı değişikliği davası belli koşullar altında ihtiyaç olabilen, mahkeme kararı ile kurulabilen bir durumdur. Çocuğun soyadının ne olacağı aşağıda sayacağımız durumlara göre değişiklik gösterebilir. Örneğin evlilik birliği içinde doğan ancak boşanma aşamasında olunduğu durumlarda, evlilik dışı doğan çocuğun soyadının ne olacağı, boşanma sürecinde çocuğun soyadının ne olacağı gibi durumlar söz konusudur. Burada merak edilen bir takım sorulara da cevap vermeye çalışacağız. Örneğin boşanan kadın çocuğuna kendi soyadını verebilir mi, evlilik dışı doğan çocuğun soyadı ne olacak gibi soruların cevaplarını da burada bulabileceksiniz.

Evlilik Birliği İçinde Doğan Çocuğun Soyadı

Evlilik sürecinde, birliğinde dünyaya gelen çocuğun soyadı Türk Medeni Kanunu tarafından düzelenmiş ve madde 321’e göre “Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin … soyadını taşır. “TMK m. 187 gereğince aile soyadı kavramı ise kocanın, babanın soyadına karşılık gelmektedir. Kadın evlilik sürecinde kızlık soyadını kullanmayı veya ikisini birden kullanmayı tercih etmiş olsa dahi çocuk babanın soyadını taşır. Yani evlilik birliği devam ederken çocuğun annenin kızlık soyadını kullanması mümkün değildir. 

Evlilik Dışı Doğan Çocuğun Soyadı

Evlilik dışı çocuğun soyadı değişikliği nasıl gerçekleşir? Çocuklar ile anne arasında soybağı doğumla kurulur. Bu sebepten çocuk evlilik dışı dünyaya gelmiş ise annenin başvurusuyla çocuk annenin kütüğüne kaydedilir. Vekalet de anneye verilir. Evlilik dışı doğan çocuğun babası ile bağı ise babanın çocuğu tanıması ve babalık davası ile kurulur. Bu işlemler tamamlandıktan sonra çocuk babanın soyuna geçirilebilir.

Boşanma Sürecinde Çocuğun Soyadı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından 2018 yılında verilen bir karar sonucunda çocuğun annenin soyadını taşıması mümkün hale gelmiştir. Yargıtayın vermiş olduğu emsal nitelikte karar ile boşanan kadın çocuğuna kendi soyadını verebilir. Ancak bu durum çocuğun üstün yararına da hizmet etmelidir.  

Önemli bir detayı belirtmemiz gerekir. Anne ve babanın boşandığı tarihten itibaren 300 gün içerisinde dünyaya bir çocuk gelirse çocuk annenin boşandığı kocanın nüfusuna kaydedilir ve baba olarak eski eş kayıtlara geçer. Bu sebeple eğer anne bu durumun önüne geçmek istiyorsa, boşanma davasının kesinleştiği tarihte aile mahkemesine başvurup hamile olmadığını kanıtlamak adına hastaneye gidip muayene olacaktır. Kadın gebe değilse, bundan sonra gebe kalsa dahi doğacak çocuk eski eşinin nüfusuna kaydedilmeyecektir.

Çocuğun Üstün Yararı Nedir?

Çocuğun anne ile farklı bir soyadı taşıması durumunda çocuğun bu farklılığı algılayamaması, resmî kurumlarda sorunlar yaşanabilmesi gibi farklı sebeplerle çocuğun ruhsal ve fiziksel gelişimi olumsuz etkilenebilmektedir. Bu noktada ise devreye çocuğun üstün yararı girmektedir. 

BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin kabulü çocuk hakları bakımından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu sözleşmenin kapsamlı ve bütüncül olması, yani medeni, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel hakların tümünü içermesi, insan hakları sözleşmeleri bakımından da bir yenilik sayılmalıdır. Ayrıca bu Sözleşme ile birlikte korumacı yaklaşım terk edilerek hakkın öznesi olan çocuğun merkeze konulduğu anlayış hukuki bir statüye kavuşmuş bulunmaktadır. “Çocuğun Yüksek Yararı” ilkesi, sözleşmenin 3’üncü maddesinin ilk fıkrasında düzenlenmektedir. Madde 3 ‘e göre ‘’Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari makamlar veya yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde, çocuğun yüksek yararı temel düşüncedir.’’  

Buna göre, asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır. 

Gelin bu konuyla alakalı bir örnek inceleyelim. 

Yargıtay, 2. Hukuk Dairesi 2018/1306 Esas 2018/4719 Kararı sayılı ilamında  “Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne, soyadlarının farklı olmasından çocuğun rahatsız olduğunu ve anne ile aynı soyadını taşımak istediğini ileri sürmüş olup, davacı tanıkları da davalı babanın çocuğuna ilgisiz olduğunu, yaklaşık üç yıldır babanın çocuğunu görmeye gelmediğini, çocuğun birlikte yaşadığı anne ile aynı soyadını taşımamaktan rahatsız olduğunu, anne ile aynı soyadını taşımak isteğini sürekli dile getirdiğini, kendisini tanıtırken soyadını annenin soyadı olan “K2” olarak ifade ettiğini beyan etmişlerdir. Çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi, az önce açıklanan tanık beyanlarından çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği anlaşılmaktadır. Tüm bu açıklamalar ışığında; velayet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velayet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velayet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, aynı hukuksal konumda olan erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil edeceği, evlilik birliği içinde doğan çocuğun taşıdığı ailenin soyadını, evlilik birliğinin sona ermesi ile kendisine velayet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, somut olayda söz konusu değişikliğin çocuğun üstün yararına da aykırı bulunmadığı ve çocuğun soyadı değişmekle kişisel durumunun değişmeyeceği (TMK m. 27) dikkate alındığında, Anayasa Mahkemesinin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları da gözetilerek, davanın kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. “

Sonuç Olarak

Çocuğun soyadını değiştirme konusunda bir mağduriyete sebebiyet vermemek adına hukuki yardım almak önemlidiri. Bu anlamda konusunda uzman ekibimiz ile davalarınız titizlikle takip edilmektedir. Ofisimizce hukuki alanlarda bir çok konuda makale web sitemizde yayınlanmaktadır. Aile ve Boşanma Davalarına ilişkin makalelerimiz yine web sitemizden takip edebilirsiniz. Konu hakkında Ankara boşanma avukatı olarak hizmet veren ofisimize ulaşabilirsiniz.

Boşanma Süreci ve Avukat Seçimi

Yasemin Berna Aslanbay

Avukat Yasemin Berna Aslanbay, 2015 yılında Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur. Avukatlık stajını bitirmesinin ardından yaptığı mesleki faaliyetlerinin ardından Aslan & Duran Hukuk Bürosu kurucu avukatı olarak meslek hayatına devam etmektedir. Aynı zamanda Adalet Bakanlığı Arabuluculuk siciline kayıtlı arabulucudur. İş hukuku uzman arabulucusu olarak özellikle Ankara iş hukuku ve Ankara ticaret hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk yapmakta olan Avukat Yasemin Berna Aslanbay evli ve 2 çocuk annesidir.

All stories by:Yasemin Berna Aslanbay