Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte dijital dünya hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş, bu durum suç işleme biçimlerine de doğrudan yansımıştır. Özellikle dolandırıcılık suçları, geleneksel yöntemlerin ötesine geçerek artık sanal ortamlarda, bilişim sistemleri kullanılarak daha sofistike biçimlerde işlenmektedir. Bu tür dijital dolandırıcılık vakaları, Türk Ceza Kanunu’nda “nitelikli dolandırıcılık” başlığı altında değerlendirilmektedir ve yasalar karşısında ağır cezalara tabidir. Bu yazıda, bilişim dolandırıcılığı suçunun hukuki tanımından başlayarak, suçun işlenme biçimleri, hangi durumları kapsadığı, yasal sonuçları, ceza miktarı, yargılama süreci ve mağdurun hak arama yolları detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Dolandırıcılık Suçu
Öncelikle dolandırıcılık suçunun basit halini tanımlamakta fayda vardır. Dolandırıcılık suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 157. maddesinde düzenlenmiş olup, “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatarak, onun veya bir başkasının zararına, kendisine veya bir başkasına haksız çıkar sağlamaktır.” şeklinde tanımlanır. Bu suçun oluşması için failin, mağduru kandırabilecek nitelikte hileli davranışlar sergilemesi, mağdurun bu hileye kanarak işlem yapması ve bu işlem sonucu mağdurun zarara, failin veya bir başkasının ise menfaate ulaşması gerekir. Dolandırıcılık suçunun basit hali için öngörülen ceza, bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıdır. Ancak suçun nitelikli hallerinde, örneğin bilişim sistemleri kullanılarak işlenmesi durumunda, daha ağır yaptırımlar uygulanır.
Bilişim Dolandırıcılığı Suçunun Hukuki Dayanağı (TCK m.158/1-f)
Bilişim Yoluyla Dolandırıcılık Suçu Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde dolandırıcılık suçunun nitelikli hali olarak düzenlemiştir. Bu maddeye göre “Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” nitelikli dolandırıcılık suçu olarak kabul edilir. Bilişim sistemlerinin aktif bir şekilde kullanılması ve bu yolla mağdurun kandırılarak haksız menfaat sağlanması, dolandırıcılık suçunu nitelikli hâle getirir.
Bilişim Dolandırıcılığı Nedir?
Bilişim dolandırıcılığı, çağımızın en yaygın ve karmaşık suç türlerinden biri haline gelmiştir. Bu suç, internet siteleri, mobil uygulamalar, e-posta, sosyal medya platformları, dijital ödeme sistemleri ve diğer bilişim araçları üzerinden gerçekleştirilen, mağduru aldatma ve maddi çıkar sağlama amacı güden hileli eylemleri kapsar. Failler, teknolojik bilgi ve dijital manipülasyon tekniklerini kullanarak sahte kimliklerle mağdura ulaşır; kimi zaman güven duygusu oluşturarak, kimi zaman da aciliyet ya da korku hissi yaratarak onu yanıltır. Sosyal mühendislik, oltalama (phishing), sahte alışveriş siteleri, yatırım tuzakları, kripto para dolandırıcılığı, banka veya kargo adı kullanılarak gönderilen yanıltıcı mesajlar bu suçun başlıca yöntemleri arasında yer alır. Amaç genellikle mağdurdan doğrudan para almak, ödeme yönlendirmesi yapmak ya da kişisel ve finansal bilgileri ele geçirerek dolaylı yoldan maddi fayda sağlamaktır.
Bilişim Yoluyla Dolandırıcılık Suçunun Temel Unsurları
Failin Hileli Davranışları
Suçun başlangıç noktasını, failin bilinçli ve planlı şekilde sergilediği aldatıcı eylemler oluşturur. Bu davranışlar; sahte internet siteleri oluşturmak, tanınmış kişi veya kurumların ismini kullanarak güven uyandırmak, sahte sosyal medya profilleri açmak, yalan beyanlarda bulunmak, sahte kampanyalar düzenlemek, sahte fatura veya ödeme talebi göndermek gibi birçok şekilde ortaya çıkabilir. Bu eylemler, mağdurun gerçek dışı bir duruma inanmasını sağlayacak biçimde kurgulanır.
Mağdurun Aldatılması
Failin sergilediği hileli davranışlar, mağdurun iradesini etkileyerek onu yanıltmalı ve gerçek dışı bir duruma inandırmalıdır. Yani, mağdur dolandırıcının sunduğu bilgi, teklif ya da görüntüye inanarak bir işlem yapar. Bu aldatma sonucu mağdur kendi rızasıyla para gönderme, kişisel bilgilerini paylaşma, ödeme yapma ya da bir sözleşme yapma gibi işlemlerde bulunur.
Mağdurun Zararına, Failin veya Üçüncü Bir Kişinin Yararına Haksız Menfaat Sağlanması
Suçun tamamlanmış sayılabilmesi için yalnızca mağdurun aldatılması yeterli değildir. Bu aldatmanın sonucunda mağdur bir zarara uğramalı; aynı zamanda fail ya da onunla bağlantılı üçüncü bir kişi, bu işlem neticesinde maddi bir menfaat elde etmelidir. Örneğin mağdurun banka hesabından para çekilmesi, kredi kartıyla alışveriş yapılması ya da yatırım vaadiyle para gönderilmesi bu unsura örnektir.
Eylemin Bilişim Sistemi Üzerinden Gerçekleştirilmesi:
Bu suçun en ayırt edici unsuru, eylemin bilişim araçları kullanılarak işlenmesidir. Bilişim sistemleri; bilgisayarlar, cep telefonları, internet altyapısı, uygulamalar, sosyal medya platformları ve tüm dijital iletişim araçlarını kapsar. Suçun bu araçlarla işlenmesi, onu basit dolandırıcılıktan ayırarak “nitelikli dolandırıcılık” kategorisine sokar ve cezai yaptırımı artırır.
Bu unsurların her biri, suçun oluşabilmesi için birlikte bulunmalı ve failin kastı da bu doğrultuda olmalıdır. Aksi takdirde suçun tüm unsurları oluşmadığı için bilişim yoluyla dolandırıcılık suçu da oluşmaz.
Bilişim teknolojileri günümüzde çok yaygın bir şekilde suç unsuru olarak kullanabilmekte ve bu da bilişim hukuku kavramını ortaya çıkartmaktadır. Bu tür suçları mağduru veya faili olmanız durumunda bilişim avukatı desteği almanız önemli olabilir.
Bilişim Dolandırıcılığı Örnekleri
Bu suç farklı yöntemlerle karşımıza çıkabilir. Bu yöntemlerden bazıları şunlardır:
- Sahte E-Ticaret Siteleri:
Sahte e-ticaret siteleri, gerçekte olmayan ürünleri satıp ödeme aldıktan sonra mağdura hiç ürün göndermeyerek dolandırıcılık yapar. - Sosyal Medya Dolandırıcılığı:
Ünlü kişilerin taklit hesapları üzerinden yardım talebi yaparak mağdurları kandırıp, para veya kişisel bilgi toplar. - Yatırım Vaadiyle Dolandırıcılık:
Kripto para ve Forex gibi yatırım alanlarında büyük kazanç vaadiyle mağdurları sahte platformlara çekip, para veya kişisel bilgi çalarlar. - Kargo ve Ödül Mesajları:
Sahte ödül ve kargo mesajlarıyla mağdurlardan kart bilgisi veya kişisel veriler toplayarak dolandırıcılık yaparlar. - Online Alışveriş Tuzakları:
Mağdurlardan ödeme alındıktan sonra ya hiç ürün gönderilmez ya da aldatıcı şekilde farklı bir ürün gönderilir. - Sahte Banka ve Kredi Kartı Bilgisi İsteme:
Banka taklidi yaparak mağdurlardan kredi kartı ve hesap bilgilerini alıp, bu bilgileri kullanarak haksız kazanç sağlarlar. - Sahte Online Eğitim ve Kurs Dolandırıcılığı:
Cazip fiyatlarla sunulan sahte kurslar, ödeme aldıktan sonra içerik sunmadan mağdurları kandırır. - Sahte Ücretsiz Uygulamalar veya Yazılımlar:
Popüler yazılımların taklitleri, zararlı yazılımlar yükleyerek kişisel verileri çalar veya cihazlara zarar verir. - Sahte Sağlık ve Sigorta Dolandırıcılığı:
Sahte sağlık sigortası veya ilaç vaadiyle mağdurlardan ödeme alıp, hiçbir hizmet sunmazlar.
Bilişim Dolandırıcılığı Suçunun Cezası Nedir?
Türk Ceza Kanunu’nun 158/1-f maddesi uyarınca, bilişim yoluyla dolandırıcılık suçu için öngörülen cezalar şu şekildedir:
- Hapis cezası: Suçun işlendiği şartlara bağlı olarak 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası uygulanabilir.
- Adli para cezası: Ayrıca, 5.000 güne kadar adli para cezası da söz konusu olabilir.
Suçtan elde edilen haksız kazancın büyüklüğü, cezanın artırılmasına neden olabilir. Bu da demektir ki, daha büyük miktarda dolandırıcılık yapıldığı durumlarda, faile daha ağır cezalar verilebilir.
Suçun Şikâyet ve Takip Süreci
Re’sen Soruşturma
Bilişim yoluyla dolandırıcılık suçu, mağdurun şikâyetçi olmasına gerek kalmaksızın, Cumhuriyet Savcılığı tarafından re’sen soruşturulabilir. Yani mağdur şikâyet etmemiş olsa dahi, savcılık kendiliğinden soruşturma başlatır.
Zamanaşımı Süresi
Bu suçun zamanaşımı süresi 15 yıldır. Yani, suçun işlendiği tarihten itibaren 15 yıl içinde dava açılabilir.
Yetkili Mahkeme
Dolandırıcılık suçunun basit hali için yetkili mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi olup nitelikli halleri için Ağır Ceza Mahkemesi yetkilidir.
Uzlaştırma ve HAGB Durumu
Uzlaştırma
Bilişim yoluyla dolandırıcılık suçları uzlaştırma kapsamına girmez. Yani, bu suç işlendikten sonra mağdur ve fail arasında anlaşma sağlanması, cezai sonuçları değiştirmez.
HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması)
Sanık daha önce kasıtlı bir suç işlememişse ve mahkemece uygun görülürse, HAGB kararı verilebilir. Bu durumda, failin cezası açıklanmaz ve denetimli serbestlik uygulanabilir.
Etkin Pişmanlık Uygulanabilir mi?
Sanık, soruşturma veya kovuşturma sürecinde zararı giderir ya da menfaati iade ederse, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir. Bu durum, cezada indirim sağlayabilir veya bazı durumlarda HAGB kararını kolaylaştırabilir.
Mağdur Ne Yapmalı?
- Suç Duyurusu:
Mağdur, Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmalıdır. Bu, davanın başlatılması için ilk adımdır. - Delil Toplama:
Sahte içerikler, mesajlar, hesaplar veya yapılan işlemlerle ilgili belgeler mutlaka saklanmalı ve delil olarak kayıt altına alınmalıdır (ekran görüntüsü, işlem dökümü, vb.). - Hukuki Yardım Almak:
Hukuki sürecin doğru yönetilmesi için bir avukat yardımı almak büyük önem taşır. Bu, mağdurun haklarının korunmasına yardımcı olur ve sürecin düzgün ilerlemesini sağlar.
Failler Açısından Ceza İndirimi veya Erteleme
Eğer suç, bir suç örgütü tarafından organize edilerek işlenmişse, fail daha ağır cezalara çarptırılabilir. Bu durumda, cezalar ağırlaştırılabilir. İlk defa suç işleyen kişiler için bazı durumlarda ceza indirimi veya HAGB kararı uygulanabilir. Bu, failin suç geçmişine ve davranışlarına bağlıdır.
Sonuç
Bilişim dolandırıcılığı suçu, dijital dünyamızın gölgeli taraflarından biridir ve teknoloji kullanımı arttıkça, bu tür suçlar daha karmaşık ve yaygın hale gelmektedir. Hem bireylerin hem de kurumların bu suçlara karşı daha dikkatli ve bilinçli olmaları büyük önem taşır. Mağdurlar, bu tür dolandırıcılıklara karşı ciddi maddi ve manevi zararlara uğrayabilirken, hukuki süreçlere katılanlar da bu suçların ciddi cezai sonuçlar doğurduğunun farkında olmalıdır. Teknolojik altyapı ve izleme tekniklerinin kullanıldığı bu suç türü, uzmanlık gerektirir ve bazen karmaşık süreçler içerebilir. Eğer siz de bu tür bir suçtan mağdur olduysanız ya da suçlanan bir kişiyseniz, bilişim hukuku konusunda uzman bir ceza avukatı desteği almanız almanız, haklarınızın korunmasını sağlamak ve hukuki süreçlerinizi doğru bir şekilde yönetmek için önemli bir adım olacaktır.
Leave a Reply