Türkiye’de dini nikah, özellikle geleneksel ve kırsal yapının hâkim olduğu bölgelerde hâlâ yaygın şekilde uygulanan bir evlilik biçimidir. Ancak resmi nikah olmaksızın gerçekleştirilen bu birliktelikler, hukuki açıdan birçok hakkın kullanılamamasına yol açmaktadır. Bu yazıda, imam nikahlı eşin hakları tüm yönleriyle ele alınmakta ve ayrılık, çocuk, mal paylaşımı, miras ve nafaka gibi başlıklarda neler yapılabileceği açıklanmaktadır.
İmam Nikahının Hukuki Geçerliliği
Resmi Nikah Şartı
Resmi nikah olmaksızın yapılan birliktelikler, Türk Medeni Kanunu çerçevesinde geçerli bir evlilik sayılmaz. Bu nedenle imam nikahıyla birlikte yaşayan kadınlar, boşanma, nafaka veya miras gibi hukuki haklarını doğrudan kullanamaz. Yani resmi bir evlilik bağı kurulmadığı için kanun karşısında “eş” statüsünde sayılmazlar.
Ceza Hukuku Açısından Durum
Eskiden dini nikahı resmi nikah olmadan kıymak suç sayılıyordu. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin 2015’te verdiği kararla bu hüküm yürürlükten kaldırıldı. Artık dini nikahın kıyılması tek başına cezai bir yaptırıma yol açmaz; fakat hukuki güvence sağlamadığı gerçeği hâlâ geçerlidir.
Toplumsal Gerçeklik ve Kadının Korunmasızlığı
İmam nikahı sosyokültürel açıdan önemli görülse de, kadınların ve çocukların hukuki korumadan yoksun kalmasına yol açabilir. Resmi nikah yapılmaması, özellikle kadınlar açısından ciddi mağduriyetler doğurur. Bu nedenle dini nikahla evlenen kişilerin hukuki durumlarını mutlaka değerlendirmeleri gerekir.
İmam Nikahlı Eşin Maddi ve Manevi Hakları
Tazminat Hakkı
Resmi nikah olmasa bile, imam nikahlı eş ayrılık durumunda maddi ve manevi tazminat talep edebilir. Özellikle evlilik vaadiyle uzun süre birlikte yaşanmış ve kadın taraf mağdur edilmişse, mahkemeler tazminat taleplerini kabul edebilmektedir. Bu noktada niyet, vaatler ve sürecin nasıl yürütüldüğü önemlidir.
Ziynet ve Eşya Talepleri
Düğünlerde takılan altın, takı ve hediyeler kadının kişisel malı sayılır. Ayrılık halinde, kadının bu eşyaları geri isteme hakkı vardır. Ziynet eşyalarının kadın adına verildiğinin ispatı durumunda mahkemeler genellikle bu talepleri kabul eder.
Mehir Hakkı
Mehir, İslam hukukuna göre erkeğin evlilik sırasında kadına verdiği bir güvence bedelidir. Türk Medeni Kanunu’nda doğrudan yer almasa da, bağışlama ya da sözleşmeye dayalı bir hak olarak mahkemelerde gündeme getirilebilir. Erkek tarafından verilen mehir vaadi, ayrılık durumunda yerine getirilmek zorunda kalabilir.
Ev Eşyası ve Çeyiz Talepleri
Evlilik süresince edinilen veya düğün sırasında getirilen çeyiz ve ev eşyaları, imam nikahlı eş tarafından talep edilebilir. Bu eşyaların iadesi, mülkiyet hakkına dayandığı için mahkemelerce incelenir ve ispatlanması durumunda karar verilir.
İmam Nikahlı Eşin Çocuklarına İlişkin Haklar
Babalık Davası
Resmi nikah olmadan doğan çocuklar için babalık ilişkisi kurulmamışsa, anneler “babalık davası” açarak soybağını mahkeme kararıyla kurdurabilirler. DNA testi gibi bilimsel deliller bu tür davalarda belirleyici olur ve çocuğun hukuki hakları bu şekilde güvence altına alınır.
Velayet ve Nafaka Hakkı
Velayet genellikle anneye verilse de, babanın çocuğa maddi destek sağlama yükümlülüğü devam eder. Çocuk için mahkeme tarafından belirlenen iştirak nafakası ödenmek zorundadır. Eğitim ve sağlık gibi masraflar için ek nafaka da talep edilebilir.
Miras Hakkı: İmam Nikahlı Eş Miras Alabilir mi?
Yasal Mirasçılık Durumu
İmam nikahlı eşler, resmi nikahlı eşler gibi doğrudan yasal mirasçı sayılmazlar. Bu nedenle mirasçılık hakkından yararlanamazlar. Ancak eş, bir vasiyetname yoluyla imam nikahlı eşine mal bırakabilir.
Vasiyetname ile Mal Bırakma
Vasiyetnameyle mal bırakmak mümkündür; fakat yasal mirasçılar bu duruma itiraz edebilir ve tenkis davası açarak paylarını korumaya çalışabilir. Dolayısıyla vasiyetnamenin doğru şekilde hazırlanması ve hukuka uygun olması son derece önemlidir.
İmam Nikahlı Eşin Açabileceği Davalar
İmam nikahlı eşlerin haklarını kullanabilmesi için bazı hukuki yollar mevcuttur. Bu davalar aşağıdaki gibidir:
- Maddi ve manevi tazminat davası
- Ziynet ve eşya alacak davaları
- Babalık ve velayet davaları
- Mehir alacağı ve miras davaları
- İştirak nafakası davası
- Çocuk için eğitim ve sağlık nafakası
- Ev eşyası ve çeyiz alacağı davası
Bu davalar Asliye Hukuk veya Aile Mahkemelerinde açılır. Davanın türüne göre yetkili mahkeme belirlenir.
İmam Nikahlı Eşin Hakları
Resmi nikah olmaksızın yalnızca dini nikah ile kurulan birliktelikler, Türk Medeni Kanunu kapsamında yasal bir evlilik olarak kabul edilmez. Bu nedenle imam nikahlı eşler, boşanma, miras, nafaka gibi temel haklardan doğrudan yararlanamaz. Ancak bu durum, hiçbir hak talep edilemeyeceği anlamına gelmez. Mahkemeler, imam nikahıyla birlikte yaşayan tarafların uğradıkları zararları belirli şartlar altında tazmin edebilmekte; ev eşyası, ziynet, çeyiz gibi talepler mülkiyet hakkı kapsamında değerlendirilebilmektedir. Ayrıca ayrılık sonrası manevi tazminat, mehir alacağı ve çocuklar için nafaka talepleri de açılacak davalarla talep edilebilmektedir.
İmam nikahlı birliktelikten doğan çocuklar için babalık davası açılarak soybağı kurulabilir, iştirak nafakası ve eğitim giderleri talep edilebilir. Miras yönünden imam nikahlı eşin yasal mirasçı sayılmaması nedeniyle ancak vasiyetname ya da bağışlama yoluyla mal edinmesi mümkün olur. Tüm bu süreçlerde hak kaybı yaşanmaması adına bilinçli adımlar atmak, delillerle desteklenen hukuki başvurular yapmak ve mutlaka uzman bir avukattan destek almak, imam nikahlı eşin haklarını güvence altına almak açısından kritik önem taşır.
Sonuç
İmam nikahlı eşlerin yaşadığı hukuki sorunların çözümü için bilinçli hareket edilmesi gerekir. Evliliğin resmi nitelik kazanmamış olması, birçok temel hakkın doğrudan kullanılmasına engel teşkil eder. Ancak bu, hak talep etmenin imkânsız olduğu anlamına gelmez.
Ayrılık durumunda mağdur olmamak için:
- Tazminat ve eşya talepleri belgelenmeli,
- Çocuklar için babalık ve nafaka davaları açılmalı,
- Miras bırakılması isteniyorsa vasiyetname hazırlanmalı,
- Hukuki süreçlerde deneyimli bir avukattan destek alınmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, imam nikahlı eşin hakları, doğru deliller ve hukuki argümanlarla korunabilir. Bu süreçte ankara boşanma avukatı üzerinden uzman yardımı almak, hem zaman hem de hak kaybı yaşanmasının önüne geçer.
Leave a Reply