Tanıma ve tenfiz davası; yabancı ülke mahkemesinde alınmış bir kararın Türkiye’de de geçerli olabilmesi için açılan dava türüdür. Yabancı ülkede verilen mahkeme kararı Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası açılıp geçerli hale gelmedikçe resmi makamlar tarafından işleme konulmaz, taraflar Türkiye’de nüfus kayıtlarında evli olarak görünmeye devam eder.
Tanıma Davası Nedir?
Tanıma nedir? Yabancı mahkemenin vermiş olduğu boşanma kararının Türkiye’de geçerli olması için açılan davaya denir. Durum tespitine yönelik bir davadır.
Tenfiz Davası Nedir?
Yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de icra edilebilir hale gelmesi için açılır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun‘un 50. Maddesinde ön şartlar düzenlenmiştir bunlar :
- Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.
- Yabancı mahkemelerin ceza ilâmlarında yer alan kişisel haklarla ilgili hükümler hakkında da tenfiz kararı istenebilir.
Tanıma Tenfiz Kararında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 51. Maddesine göre; Tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu kararlar kendisine karşı tenfiz istenen kişinin Türkiye’deki yerleşim yeri, yoksa sâkin olduğu yer mahkemesinden, Türkiye’de yerleşim yeri veya sâkin olduğu bir yer mevcut değilse Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birinden istenebilir.
Tanıma / Tenfiz Davasının Şartları Nelerdir?
Tanıma tenfiz davasının şartları nelerdir? Milletlerarası Özel Hukuk Kanunu Madde 54 e göre;
- Kararın Türkiye’nin kamu düzenine aykırı olmaması gerekir. Kamu düzenine aykırı kararlar tanınmaz ve tenfiz edilemez.
- Mütekabiliyet(Karşılıklılık) ilkesi , kararın verildiği ülke ile Türkiye arasında karşılıklılık ilkesinin mevcut olması gerekmektedir. Bu ilke her iki ülkenin de birbirinin mahkeme kararlarını tanıma ve tenfiz etme konusunda anlaşmış olmalarını ifade eder.
- Yabancı mahkeme kararının kesinleşmiş olması gerekmektedir. Kesinleşmemiş karar tanıma ve tenfiz konusu olamaz.
- Yabancı mahkeme kararında tarafların savunma haklarına riayet edilmiş olmalıdır. Adil yargılanma ilkelerine uygun olmayan kararlar tanıma veya tenfiz edilemez.
Boşanma Davasının Tanıma Tenfizi İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?
Yurtdışında boşanıldığına dair mahkeme kararı, kararın mühürlü imzalı aslının olması gerekir. Mahkeme kararının kesinleşmiş olması gereklidir. Boşanma kararının kesinleştiğine dair yazı ile, bu yazıya kesinleşme şerhi denir. Mahkeme kararının kesinleştiği tarih tarafların boşanmış olarak kabul edildiği tarihtir. Bu belge kararın verildiği mahkemeden alınmalıdır. Apostil şerhi, kesinleşmiş mahkeme kararının elde edilmesinden sonraki verilen onaydır. ( Apostil , bir belgenin orijinalliğini ve doğruluğunu uluslararası alanda tanınabilir kılmak için düzenlenen bir onaydır.)
Bu yazımızla birlikte daha önce yazmış olduğumuz aile konutu şerhi başlıklı makalemizi de okuyabilirsiniz.
Türkiye’de Hangi Makamlar Apostil Verir ?
Valilik, kaymakamlık, adli belgeler için Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlıkları, Adli belge için o yerde Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı yoksa Adliye Encümeni ya da Adalet Komisyonu Başkanlıkları.
Yabancı ülkelerde apostil şerhini verme yetkisi, her ülkenin kendi iç mevzuatına ve idari yapısına göre değişiklik gösterir. Genellikle belirli Kamu makamlarına, mahkemelere veya noterlere verilir. Bazı ülkelerde apostil şerhini veren makamlar: ABD – Secretary of state, BM-Foreign, Commonwealth & Development Office (Dışişleri, Milletler Topluluğu ve Kalkınma Ofisi )
- Yabancı mahkeme kararının yeminli tercüman tarafından yapılmış Türkçe tercümesi gereklidir. Tercümenin noter tarafından onaylanmış olması gerekmektedir.
- Tarafların kimlik belgeleri ; Davacı ve davaya ait nüfus cüzdanı veya pasaport fotokopileri
- Eğer dava bir avukat aracılığıyla açılıyorsa, davacı adına hare ket eden avu kata verilmiş vekaletnamenin asli veya noter onaylı örneği
- Tarafların Türkiye’deki adreslerini belirten beyan gereklidir.
Aile ve Boşanma Hukuku kapsamında boşanmada mal paylaşımı konusu için makalemizi okuyabilirsiniz.
Tanıma ve Tenfiz Davalarında Usül
Tanıma ve tenfiz davalarında aranan şartlar karşılıklılık hariç aynıdır. Tanıma ve tenfiz davaları basit usule tabidir. Taraflar dava ve cevap dilekçelerinde talep ve itirazlarını belirteceklerdir. Tanıma ve tenfiz davasını hukuki yararı olan her ilgili açabilir.
Tanıma ve Tenfiz Davası İçin Tarafların Türkiye’ye Gelmesi Gerekir mi?
Avukat aracılığıyla ile yürütülen davada tarafların dava için Türkiye’ye gelme zorunluluğu yoktur.
Tanıma ve Tenfiz Dava Dilekçesi
Dilekçede yer alması gereken hususlar;
Kararın tenfiz edilmesinde hukuki yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir – Tenfiz istemi dilekçe ile olur. Dilekçeye karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir. Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alır:
- Tenfiz isteyenle , karşı tarafın ve varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri
- Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilâmın tarih ve numarası ve hükmün özeti .
- Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısmı olduğu.
Bu makale ile ilgili olarak nafaka davası başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.
Tanıma ve Tenfiz Davasında Harç Konusu
Boşanma kararının tanınması için açılan davalarda maktu harç ödenir. Maktu harç; sabit olup bir yıl sabit olarak geçerli olan harcanacak denir. Tenfiz davalarında nispi harç ödenir. Nispi harç; davanın değerine göre hesaplanır ve her davaya göre değişir.
Örnek Yargıtay Kararları
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20654 E. 2018/1059 K.
‘Bu durumda, yabancı mahkemelerce verilen nafakaya ilişkin ilamların Ülkemizde icra edilebilmesi için Türk mahkemelerince verilecek bir kararla tanınması ve tenfizi ulusal ve uluslararası mevzuata göre zorunlu bulunduğundan; mahkemece, işin esasına girilerek oluşacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken; belirtilen uluslararası sözleşme hükümlerine göre nafakaya ilişkin yabancı mahkeme ilamını Türkiye’de doğrudan icra ettirebilme imkanı bulunan davacının tanıma ve lenfiz talep etmesinde hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle, yazılı şekilde davanın reddine ilişkin hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir…’
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/7122E. 2011/5353K.
“Yabancı kararla ilgili tanıma ve tenfiz kararı verilmedikçe veya bu yönde açılan dava reddedildiği takdirde o karar, Türkiye’de Türk hukuk sistemi açısından hukukî sonuç doğurmaz.”
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/7108 E. 2018/7712 K.
Tanıma ve tenfiz davasına ilişkin yerel mahkemenin kararına ilişkin temyiz yoluna başvurulmuştur. Bunun yanında tanıma ve tenfiz davası adına yapılan temyiz başvurusunda duruşma talep edilmiştir. Yargıtay, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na göre davaların yargıtayda duruşmalı olarak inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteminin reddine kararını vermiştir.
Sonuç
Tanım ve tenfiz davası hukuki yönden çok fazla bilgi gerektiren davalardan birisidir. Biz bu yazımızda tanıma ve tenfiz davası ile ilgili tüm detayları vermeye çalıştık. Ofisimiz uzman ve deneyimli kadrosu ile aile ve boşanma davalarında boşanma avukatı olarak hizmet vermekte ve titizlikle dava takibini yapmaktadır.
Leave a Reply